top of page
L.Y.

Tabii siz sadece Dostoyevski okursunuz...

Updated: Aug 6, 2021

Kaçınızın ortaokul veya ilkokulda Twilight okuduğunu bilmiyorum ama büyük bir zevkle okuduysanız bunu ‘itiraf’ etmek utanç verici gelebilir veya çok sevdiğiniz bir kitap yüzünden eleştirilmiş olabilirsiniz. Bu tür kitaplar genelde ‘escapist literature’ türü altında yayımlanıyor. Okuru egzotik durumların içine sokarak günümüz dünyasının problemlerinden psikolojik bir kaçış sunan kitaplar. Genelde tek bir tür altında yazıldığı için (fantazi, suç veya aksiyon) ‘genre writing’ olarak da adlandırılıyorlar. Hatta bu tür kitapların bazılarını daha çok tartışmaya sebep olan ‘commercial writing’ adı altında da bulabilirsiniz. Daha çok para kazanmak için serilerin yazıldığı ve yaratılacak yeni entrikalar kalmayıncaya dek devam ettirildiği çok açık ama bir yanda bunu eleştiren ve daha entel bir tavır takınan bir grup insan varken diğer yanda bu tür kitapların kendilerine boş zamanlarını geçirecek eğlenceli bir aktivite sunduğunu ve ‘edebiyatı katletmek’ yüzünden suçlanmamaları gerektiğini savunanlar da var.


Hepimizin bazen dış dünyanın problemlerinden kaçmak istediği tartışılmaz ve bunu escapist literature olmayan bir tür okuyarak yapmak oldukça zor olacaktır. Büyük buhran, ulaşılamayan bir deniz feneri, toprağın altında yaşayan bir adam veya hayatın anlamsız hafifliği ile ilgili sayfalarca bir kitaba gömülmek sizi rahatlatmak yerine depresyona birkaç adım daha yaklaştıracaktır. Bunu derken herhangi bir edebi klasiği okumanın yararsız olduğunu iddia ediyor değilim, sadece ‘saçma’ kitapların tercih edilmesinin en büyük sebebini söylüyorum. Bir karaktere boş yere bağlanarak, 4. duvarın hiçbir zaman yıkılmamasının heyecanını yaşayarak gerçeklikten kaçan insanlara ‘anlamsız’ kitaplar okudukları için kızmak hiçkimseyi daha iyi, üstün veya bilge bir okur yapmaz. Ayrıca escapist literature olan romantik kitaplara büyük bir nefretle yaklaşanlar ama aynı şekilde escapist literature olan Yüzüklerin Efendisi ve Harry Potter gibi kitapların merchlerini biriktiren insanlar vardır. Bu yüzden bu kitaplara ve yazarlarına türleri yüzünden büyük önyargılarla yaklaşmak da çok doğru olmayacaktır. Peki ya commercial literature yazarlarına para kazanmak adına yazdıkları için kızmak herkesin para peşinde koştuğu bir dünyada ne kadar mantıklıdır? Neoliberalizme küfrederek yazılan Dövüş Kulübü’nün bile Hollywood’un en çok tanınan oyuncularından biriyle filmi çekilmiştir, bu kitabın film adaptasyonunun nedenlerinden birinin para kazanmak olduğunu reddetmek bence çok saçma duyuluyor. En ‘aydın’ bulduğunuz yazarlar bile bazı adımları para uğruna almış olabilir, romantik serisinin yirminci kitabını yaayımlak üzere olan biri gibi.


Escapist literature eleştirilerinin çoğunu insanı yargıladığı ve utandırdığı için gereksiz bulsam da yazarlardan bu türe karşı gelen bazı eleştirilerin haklılık payı da vardır. Örneğin Kazuo Ishiguro, okurların kitaplarına fantazi kitapları olarak yaklaşmalarından, önyargıları nedeniyle kitabı anlamaycaklarından kokrtuğunu söylemiştir. Escapist literature türü, daima best-seller shelflerini doldurursa, insanların kitaplara bakış açısını değiştirirse ve yüzeysel okurlar yaratırsa gerçekten bu yönden tehlikeli olabilir. Ancak çoğu yazar halihazırda kendine bir okur kitle belirleyerek yazıyordur ve herkese hitap atmeyeceklerinin farkındadır, bazıları herkese hitap etmek de istemez. Eğer bunun aşılması isteniliyorsa alınacak önlemin escapist literature türünü yok etmek olmadığı açık. Bu yönden bakıldığında escapist literature türünü ‘ucuz’ ve ‘porno’ kitabı olarak eleştiren Philippa Gregory (kendisinin de bir genre writing yazarı olmasına rağmen) gibi yazarlara bu kitapların çoğu insanı okumaya başlattığını ve gerçekten tuttukları için hiçbir zaman da ortadan kalkmayacaklarını hatırlatmak gerekiyor.

3 views

Recent Posts

See All

Eylem

Comments


bottom of page